Ekstrakraniyal
İntratemporal
Mastoidit
Fasiyal Paralizi
Labirentit
Labirentitleri
patoloji ve kliniğine göre üç başlık altında toplamak mümkündür.
a- Sınırlı (circumscribed)
labirentit,
b- Seröz labirentit,
c- Süpüratif labirentit.
Petrozit
Ekstrakraniyal
Ekstratemporal
Subperiostal
Apseler
Postaurikuler
Apse:
Bezold Apsesi:
Zigomatik Apse:
İntrakraniyal
Menenjit
Otojen intrakraniyal
komplikasyonlar içinde en sık menenjit görülür. Hem ASOM, hem de KSOM’un
komplikasyonu olarak görülür.
Klinik:
Baş ağrısı, menenjitin her safhasında görülen en önemli semptomdur. Zamanla
fotofobi ve hiperestezi ortaya çıkar, intrakraniyal basınç artışı ense
sertliğine neden olur. Basıncı azaltmak için hasta başını geriye atarak yatar.
Bu yatış şekline “tüfek tetiği yatışı” denir. Baş ağrısıyla birlikte ense
sertliği menenjitin iki temel bulgusunu oluşturur.
Lateral Sinüs Tromboflebiti
Transvers sinüs, mastoid
kemik iç yüzeyine geldiğinde superior petrozal sinüsü alarak sigmoid sinüs
adıyla devam eder. Mastoid cerrahisinde ameliyat sahasının lateralinde kaldığı
için lateral sinüs denilmektedir. Mikroorganizma sigmoid sinüse ulaştıktan sonra
enflamatuar reaksiyonlar başlar. Pıhtılaşma sonucu oluşan trombüsten, sinüs
akımında yavaşlama olur. Trombüs büyüdüğünde kan akımı tamamen durma noktasına
gelir.
Klinik:
Trombüs, sinüsü tamamen
tıkamışsa ve enfeksiyona bağlı emboliler oluşturmuyorsa semptomlar oldukça
siliktir. Buna karşılık enfeksiyon varsa hastada titremelerle ateş yükselmesi,
anemi, kulakta pulsasyonlu akıntı, baş ağrısı ve boyun ağrısı gibi semptomlar
görülür. Mastoid bölge palpe edildiğinde, özellikle emiser venin kemiğe girdiği
noktada ağrı hissi olur ve buna “Griessinger belirtisi” denir. Beyin
omurilik sıvısı bulguları normaldir. Hastalarda baş ağrısıyla birlikte papil
ödemi, boyun ağrısı, binoküler diplopi ve fotofobi sinüsün tıkanmasıyla gelişen
basınç artışına bağlı olabilir. Ateşin yüksek olduğu dönemde kan kültürü
yapılmalıdır.
Tedavi:
Lateral sinüs
tromboflebitinin tedavisinin temelini intravenöz antibiyotik ve cerrahi girişim oluşturmak-tadır.
Epidural Apse
Daha çok KSOM’a bağlı olarak
gelişir. En sık kolesteatomlu KSOM’a sekonderdir. Kronik hastalıklarda kemik
erozyonu sonucu enfeksiyon materyalinin dura ile temas etmesi sonucu oluşur. : Epidural apseler genellikle sessiz seyreder. En sık görülen semptom,
hasta olan kulak tarafında inatçı zonklayıcı ağrıdır. Özellikle KSOM’da inatçı
bir kulak ağrısı veya baş ağrısının, intrakraniyal bir komplikasyonun geliştiği
konusunda hekimi uyaran önemli bir bulgu olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Ateş
bulunmaz veya çok azdır. Epidural apsenin tedavisi cerrahi girişimdir. Hastaya
mastoidektomi yapıldığında granülasyon dokuları izlenerek erozyon alanı bulunur
ve apse drene edilir.
Subdural Ampiyem
Dura ile araknoid arasında
bulunan potansiyel boşlukta enfeksiyon materyalinin birikmesine subdural ampiyem
denir. Subdural apse terimi de kullanılır.
Klinik:
Apse tarafında kulak
akıntısı, temporoparietal bölgede daha fazla olmak üzere baş ağrısı, somnolans,
stupor görülür.
Beyin Apsesi
Otojen intrakraniyal
komplikasyonlar içinde menenjitten sonra en sık görülen komplikasyondur. Otojen
beyin apselerinin büyük bir kısmı KSOM’a, özellikle de kolesteatomlu KSOM’a
bağlı (%90-95) olarak gelişmektedir. En sık temporal lob ve beyincikte
görülmelerine rağmen, nadir olarak da pariyetal ve oksipital lobda görülebilir.
Latent Evre:
Başağrısı, huzursuzluk,
halsizlik, iştahsızlık en önemli bulgulardır.
Manifest Evre:
Apsenin kendisinin ve neden
olduğu ödemin etkisiyle kafa içi basıncı artar ve bası semptomları ortaya çıkar.
Tedavi:
Önce hastanın genel durumu
düzeltilir, daha sonra fokal enfeksiyon odağı ortadan kaldırılır; son olarak da
apsenin drenajı yapılır ve intrakraniyal basıncın azaltılmasına çalışılır.
Otitik Hidrosefalus
Otitik hidrosefalus lokal
nörolojik semptomlar bulunmaksızın intrakraniyal basınç artışıyla karakterize,
geç dönem otit komplikasyonudur. Genellikle lateral sinüs tromboflebitine
sekonder gelişir. Baş ağrısı, görme bozukluğu, letarji, papil ödemi, VI.
kraniyal sinir paralizisine bağlı diplopi muayene bulgusu olarak görülebilir.
Tedavi:
Otitin tedavisi ile birlikte
artmış intrakraniyal basıncın azaltılması hedeflenir.

|