İşitme Testleri(Odyometrik Ölcüm,
BAEP=Beyin Sapı Odyosu, Otoakustik Emisyom
İşitme kaybının tipi ve derecesi belirlenen işitme kayıplı çocuğa,
medikal ve cerrahi tedavi imkanı yoksa uygun işitme cihazı adaptasyonu
yapılmalıdır. Çocuklarda işitme cihazı kullanma ihtiyacı işitme kaybının
başladığı seviyede ortaya çıkar.
Hafîf ve orta derecede işitme kaybı bulunan çocuklar bile, işitme
kayıpları nedeni ile sınıftaki ve diğer ortamlardaki konuşmaların tümünü
takip etmedikleri için başarısız duruma düşerler. Hafif ve orta derecede
kaybı olan çocuklar uygun bir işitme cihazı kullanmaya başladıktan
sonra, işitme cihazı sayesinde konuşma seslerini eksiksiz duyma ve takip
etme becerisi kazanırlar. Ancak, ileri ve çok ileri derecede işitme
kaybı olan çocuklar işitme cihazı kullansalar da bütün konuşma seslerini
duyma imkanına sahip değillerdir. Bu nedenle sadece işitme cihazı
kullanımı bu çocukların konuşmayı anlama ve ifade etme becerilerinin
gelişimi için yeterli değildir.
İşitme cihazları mevcut işitme kaybının göre
tayin edilen amplifikatörlerdir. Sesi yükseltme dışında konuşmanın
anlaşılırlığını artırma gibi bir fonksiyonları yoktur. Bu nedenle cihaz
yardımı ile sağlanan işitsel duyumların lisan gelişimine, özellikle
konuşma yeteneğine yardımcı olabilmesi için bu tür çocukların kesinlikle
özel eğitime ihtiyacı vardır. İşitme cihazı kullanmaya başlayan çocuk,
mümkün olan en erken dönemde işitme kaybının tipi ve derecesine göre
seçilecek bir özel eğitim programına dahil edilmelidir.
İki tür işitme cihazı
kullanılmaktadır:
1. Kişisel işitme cihazları
(personal hearing aids)
2. İşitmeye yardımcı sistemler
(hearing aid systems)
1. Kişisel işitme cihazları:
Çocuğun gereksinimine göre
ayarlanmalıdır. Klasik işitme cihazlarının en büyük dezavantajı, bu
cihazlar ile konuşma sesleri ve istenmeyen fon gürültüsü (background
noise) ayırımının yapılamamasıdır. Bu nedenle fon gürültüsü konuşma
seslerini maskelemektedir. Buna sistemin sinyal/gürültü oranı denir. Öte
yandan tavan, duvar ve odadaki eşyalar nedeni ile oluşan ses
yansımaları, nispeten daha güçlü olan sesli harflerin sebat etmesini
sağlamakta ve buna karşın konuşmadaki asıl bilgiyi sağlayan ve daha
düşük güçte olan sessiz harflerin maskelenmesine neden olmaktadır.
İşitme cihazında söz konusu edilen sinyal/gürültü oranı; ses kaynağı ve
alıcı arasındaki mesafe ile ilişkilidir. Örneğin sınıftaki gürültü
nedeniyle öğretmenden uzak oturan çocukta fon gürültüsü nedeniyle
öğretmen sesi maskelenir. Bu sorunun üstesinden gelmek için yardımcı
işitme sesleri geliştirilmiştir.
2. Yardımcı işitme cihazları:
Spesifik zor dinleme koşullarında (konferans salonları, tiyatrolar…)
işitme kayıplı kimselere yardımcı olur. Bu koşulların çoğunda ses
kaynağı dinleyiciden uzakta yer almaktadır. Ses sinyalinin yüksekliği
dinleyici ile ses kaynağı arasındaki uzaklık öncekinin 2 katına çıktıkça
6 dB kadar daha azalır. Bu, sinyal/gürültü oranında düşüşe neden olur.
Yardımcı işitme cihazları normal bir sinyal/gürültü oranının idame
edilmesini sağlarlar.
·
Speech trainer: İşitme engelli çocuk ile öğretmen
arasındaki direkt bağlantıdır. Öğretmenin kullandığı bir mikrofon şiddet
ve frekans ayırımının yapılabildiği bir yükselticiye bağlıdır. Bu
yükselticiden çıkan sesler bir kulaklık yardımıyla çocuğa iletilir.
Mesafeler kısaldığı için sinyal/gürültü oranı düşüktür ve sesin kalitesi
korunarak çok fazla yükseltilmesi mümkün olur. İleri derece işitme kaybı
olanların kısa dönemli yoğun konuşma ve lisan eğitimleri için
yararlıdır.
·
Grup işitme cihazları: Aynı prensiple
çalışmaktadır. Burada birkaç öğrenci, öğretmen birbirine bağlıdır. Her
çocuk kendi yükselticisi ile şiddet ve frekans ayarlamaları yapabilir.
·
Radyo sistemleri: Bu sistemde FM (frequency
modulated) radyo dalgaları kullanılarak, sesin kalitesi bozulmadan
çocuğun geniş bir alanda hareket etmesi mümkündür. Öğretmen ya da
ebeveyn mikrofon ve verici kullanır; çocuğa ise alıcı takılır ve sesler
doğrudan çocuğun kulağına iletilir.
·
Enfraruj işitme cihazı sistemleri: Vericiden çıkan
FM radyo sinyalleri duvarları geçerek geniş bir alana yayılırlar. Komşu
bölgelerde aynı frekansta cihaz kullananlarda sorunlara yol açabilirler.
Bu nedenle enfraruj sistemler geliştirilmiştir. Bu sistemler
kullanıldığı odada sınırlı kalır.
·
Loop sistemi: Elektromanyetik dalgalar kullanılır.
Vericiden çıkan sesler yükseltilir ve odayı çepeçevre saran
elektromanyetik halkaya ya da çocuğun boynuna sarılı halkaya iletilir.
ÇOCUKTA İŞİTME CİHAZI SEÇİMİ
İLE İLGİLİ SORUNLAR
2 ana sorun mevcuttur.
a) Çocuğun işitme kaybının
dercesi ile ilgili veriler kısıtlıdır.
b) Küçük çocuklar hangi sistemin ya da cihazın daha verimli olduğunu ifade
edemezler.
İşitme eşiğinin tayini için
standart free-field distraksiyon yöntemi ile değişik frekanslardaki
eşikler kullanılarak eşikler hakkında fikir sahibi olunabilir. Daha
küçük çocuklarda ERA yapılabilir. Bu yöntemle alçak frekanslarda ölçüm
yapmak güçtür.
Cihaz seçiminde iki yöntemden
yararlanılabilir.
1. Ampirik metod:
Çocukta sıra ile çeşitli cihazlar denenir. Ancak küçük çocuklar hangi
cihazlardan yarar gördüklerini söyleyemezler.
2. Teorik metod: Çocuğun
değişik frekanslardaki işitme eşikleri, en rahat ettiği ses şiddeti ve
diskriminasyon skorları gibi parametreler kullanılarak, bu kriterlere
uygun cihaz seçilir.
Alçak ve orta frekanslardaki
işitme normal olmadığı müddetçe her iki kulağa işitme cihazı takılır.
Binaural cihaz kullanma
avantajları:
1. Ses kaynağının daha
iyi lokalize edilmesi.
2. Fon gürültüsüne karşı
daha iyi işitme
3. Sesin daha fazla
yükseltilmesi (binaural summation effect)
İŞİTME CİHAZI TİPLERİ
· Cep tipi
· Gözlük tipi
· Kulak arkası tip
· Kulak içi tip
· Kanal içi tip
VİBROTAKTİL İŞİTME CİHAZLARI
Bu cihazlarda kulaklık /alıcı kısmı küçük bir vibratör ile
değiştirilmiştir. Amacı; ileri derece işitme kaybı olan kişilerde işitme
uyarımı yerine kutanöz uyarımın kullanılmasıdır. 1920 yılına kadar
uzanan tarihçesine rağmen pratikte yaygın kullanım alanı bulamamıştır.
Vibrotaktil stimülasyondan fayda gören kişilerin, koklear implanttan da
fayda görebileceği, bu kişilerin sensorial entegrasyon becerilerinin
fazla olduğu bildirilmiştir. Koklear implantların kullanılamadığı
durumlarda alteranatif bir yöntem olarak önerilmektedir.
KOKLEAR İMPLANTLAR
Mekanik ses enerjisini algılayıp akustik siniri uyararak elektriksel
enerjiye çeviren elektronik aygıtlardır. Normal kişilerde bu görevi
üstlenen iç kulak tüylü hücrelerinin fonksiyon görmediği durumlarda
kullanılır.
Koklear implant için hasta
seçiminde şu kriterler göz önüne alınır:
- 2 yaşından büyük olma
- Bilateral, derin sensorial
işitme kaybı olması
- Uygun amplifikasyonda işitme
cihazını en az 6 ay kullanmış ve fayda görmemiş olma
- Mental ve fizik sağlığının
iyi olması
- İyi motive olması
Koklear implant için bazı
kontrendikasyonlar vardır:
* Akustik sinir veya merkezi
işitme yollarına bağlı işitme kaybı
* Aktif orta kulak enfeksiyonu
* Elektrot yerleştirilmesine
engel olan koklear ossifikasyon
* Koklear gelişimin olmaması
* Timpan zarın perfore olması.

|